30 Eylül 2009 Çarşamba

Saklı Kayıtlar


24 Eylül 96. Sanat Güneşi Zeki Müren’in hayatını kaybettiği gün. Geniş bir yelpazedeki nesil, onun şarkılarıyla büyüdü.
Hatırladığım en kalabalık cenazelerden biriydi onunki. Kısa hayatıma rağmen, “Üşüdüm üstümü örtsene anne”, “Şimdi Uzaklardasın” şarkılarını ezberlemiştim, kazımıştım beynime.




Ölümünün 13. yılında, yani 2009′da, Zeki Müren’in daha önceden seslendirdiği ama hiç yayınlanmamış şarkılarının bulunduğu muhteşem bir albüm piyasaya sürüldü. Hem plak hem CD olarak piyasaya çıkan “Saklı Şarkılar”, 1952-1984 yılları arasında söylenmiş. CD’de 19 şarkı ve özel bir kitapçık var. Plakta ise 14 şarkı. Bir Sevda Geldi Başıma, Ayrılık Yaman Kelime, Hayat Bazen Tatlıdır ve Saçların Tarumar şarkılardan bazıları.
Siz albümü indirmek için buraya tıklamayın. Eski günlerdeki gibi müzik marketlerden alıp, nostaljik bir şekilde, plaktan ya da CD çalardan dinleyip, oynanmamış gerçek sesin tadını çıkarın.

Mehdi RTE

Özelhaber diye bir internet sitesi, e-posta adresimi nerden bulduysa, bir ileti göndermiş. İçinde birsürü haber adresi var. İletinin başlığı da; “Beklenen Mehdi Recep Tayyip Erdoğan mı ?”

Cevap yazıp birkaç kez göndermeyi denedim ama, hep hata raporu geldi. Asıl amaçları, site reklamı. Belki de ben iyimser düşünüyorum. Yakında başımıza mehdi diye çıkarabilirler, hiç belli olmaz. Başbakan, bütün İslamdevletleriyle iyi ilişkiler kuran, bir tek Mısır ile henüz anlaşamayan bir devlet adamıymış.
Belki site çalışanlarından biri, belki de Tayyip Erdoğan’ın Mehdi olabileceğine inananlar denk gelir diye, yazıp da gönderemediğim cevabın ana fikrini burada belirtmek istiyorum.

İlahi güç olan Allah, Mehdi diye niye bu kadar kusurlu bir insanı tercih etsin ? Böyle uyduruk bir haberi yapan bir internet sitesini, ben niye tercih ve takip ediyim ? Bence Tayyip Erdoğan için en iyi meslek futbolculuktur. Mesela ismi Hakan Şükür ile birlikte anılabilirdi, ne güzel.

Hatta PES Türkiye Milli Takımı için şöyle de bir profilimiz var;



23 Eylül 2009 Çarşamba

Süs Kabağı



Bizim bahçede yetişmiş. Altı karpuz gibi yeşil, üstü limon gibi sarı. Ama kabak. Nasıl bişeyse bir noktadan sonra komple sarı. Yani yeşilden sarıya yavaş bir geçiş yok. Takdir-i İlahi diyorum ben buna. Aklına başka bişey gelen varsa beri gelsin.

11 Eylül 2009 Cuma

İtinayla

 
Sağ alt köşedeki kıvrım, Vodafone'a özgü bişey değil. Yapışkanı gitmiş, kağıt kalkmış. İtina Vodafone'a ait. Nasıl bir özen gösteriyorlar merak ettim.

6 Eylül 2009 Pazar

Merak Ne Güzel Şey


 Cnbc-e Bussiness dergisi bir araştırma yapmış. 34 kritere göre yapılan araştırmada en yaşanabilir şehir Ankara. Eskişehir, İstanbul, Antalya, Trabzon, Edirne diye devam ediyor.


Teknoloji, hayatı kolaylaştıran etkenlerden biri. Cnbc-e Bussiness'in kriterlerinden de biri. Belki de en önemlisi. 3G teknolojsi de Türkiye'nin son zamanlarda gelişim açısından attığı en büyük adımlardan bir tanesi.


Gelelim asıl konumuza. Türkiye'nin en yaşanabilir şehri Ankara dedik. Listenin en sonunda Ağrı ve Diyarbakır var. Türkiye 3G'yi tam 1 aydır kullanıyor. 3G'nin en çok kullanıldığı iller ? Diyarbakır ve Elazığ. Yani Türkiye'nin yaşanması en zor ili 3G teknolojisini en fazla kullanan il olmuş.

3G teknolojisinin Türkiye'ye gelmeden önceki 2-3 yıllık seyrini takip eden kesim, büyük oranda batıda yaşayanlar. Belki de 3G'yi Türkiye'ye geldiği gün duyanlar genellikle doğuda yaşayanlar. Ama kullanım tam tersi.

Burada doğunun, ihtiyaç, merak,zaman ve gereksinimlerinin batıya oranla daha fiile dökülebilir olduğunu görebiliyoruz.

2 Eylül 2009 Çarşamba

The Last Templar



Bu görüntü The Last Templar adında, Hollywood yapımı bir filmden. Altta düşülen not Bodrum, Turkey. Yani bizim bildiğimiz Ege’nin göz bebeği, Avrupa’nın yaz aylarında akın ettiği Bodrum.




Bu görüntü de yine aynı filmden. Bu kez altta bir not görmüyoruz. Neresi olabilir ? Afaganistan ? Irak ? Arabistan ? Filmin bu bölümü de Bodrum’da geçiyor(muş).

Filmin çekimleri Tunus’ta yapılmış.



Ben de çok ufak bir araştırma yaptım. Aslında araştırma değil. Bildiğim şeyi resmetmek istedim. Yani Hollywood yönetmenleri, dünyanın en gelişmiş arama motoruna “Bodrum” kelimesini yazdığında neyle karşılaşacak bunu merak ettim. Google’a “bodrum muğla” yazdım ve görsellerde aradım. Karşıma çıkan bu fotoğraftaki mekanlarla filmdeki mekanların bir arada olabilme olasılığını hesaplamaya gerek bile duymuyorum.



Ben oturduğu yerden bu bilgiye ulaşılabileceğini belirtmek isterken, Bodrum Otelciler Derneği, filmin yapanları Bodrum’a davet ediyorlar. Tatil için değil tabiki. Filmde gösterdikleri gibi develere bindirmek için herhalde. Ama bu kez turistik gezi amaçlı. Tabi öyle çölde falan değil, denize nazır.

Dünyanın 7 harikasından biri olan Halikarnas Mozalesi, Bodrum’da bulunmaktadır. Yapılan bu film, Bodrum’un tarihine, turizmine, Türkiye’ye yapılan bir saygısızlıktır.


Free Blogger Templates by Isnaini Dot Com and Bridal Gowns. Powered by Blogger