24 Nisan 2009 Cuma

2009 UEFA Kupa Finali


Kupa Türkiye'de. 20 Mayıs'ta Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda oynanacak olan UEFA Kupası finali için, geçen yılın şampiyonu Zenith St. Petersburg, kupayı teslim etti. Devir teslim töreni Esma Sultan yalısı'nda yapıldı. UEFA Başkanı Michel Platini, "20 Mayıs'ta fantastik bir final olacağına eminim. Harika ve çok ses getirecek bir gece yaşayacağız" dedi ve ekledi ; "Dört yıl içinde İstanbul'da Şampiyonlar Ligi ve UEFA Kupası finalleri yapılıyor. Bunu başarmak için çok önemli bir asbaşkan olmak lazım." Bu sözlerin ardındaki asbaşkan Şenes Erzik.



Finalin yapılacağı Şükrü Saraçoğlu Stadı 52.500 kişi kapasiteli, UEFA'nın 5 yıldızlı statları arasındadır.

Türkiye'de Olimpiyat Stadı'nda oynanan Şampiyonlar Ligi Finali Milan ile Liverpool arasındaydı. İlk yarıda Milan'ın 3-0 önde kapattığı maçı, Liverpool muhteşem bir dönüşle 3-3'e getirmişti. Kupa penaltılarla Liverpool'a giderken, İngilizlerin ve İtalyanların olduğu gibi tüm Avrupa'nın aklında İstanbul mucizesi kalmıştı. Bunlarda alakasız olmasına rağmen konuya değinmek istedim.

Finalin Adı

Yarı finalde 2 Ukrayna, 2 Alman takımı var. Finalde ise 1 Ukrayna 1 Alman takımı.

Dinamo Kiev - Shakhtar Donesk
Werder Bremen - Hamburg

Bu kez finalde Almanlar yenilince biz de yenilmiş sayılmayacağız.

21 Nisan 2009 Salı

Melekler ve Şeytanlar




Da Vinci Şifresi kitabının yazarı Dan Brown'un bir başka şaheseri. Aslında Da Vinci Şifresi'nden önce yazılmış, Türkiye'ye sonradan geldiği için 2. kitap olarak biliniyor.

Tom Hanks'in başrolde olduğu Da Vinci Şifresi'nin kahramanı Robert Langdon, bu kez İlluminati tarikatı ile ilgili sırları çözmek için olayların ortasında buluyor kendini. Biraz önce de bahsettiğimiz gibi aslında simgebilimci Robert Langdon'un ilk macerası bu.



Film büyük ölçüde Roma ve Vatikan'ın büyülü mekanlarında, bir bölüm ise İsviçre'de Cern'de geçmektedir. İlluminati üyesi tarafından öldürülen fizikçi Leonardo Vetra'nın cinayetinin sırlarını çözmek için, Robert Langdon ve kızı Vittoria Vetra'nın zamanları sürekli daralmaktadır. Kitabı okurken inanılmaz bir sürükleyicilikle kendinizi olayların içinde buluyorsunuz.



Da Vinci Şifresi filmindeki Sophie Neveu karakteri, kitapta tarif edilen karaktere bu kadar yakın olabilirdi. Yine Melekler ve Şeytanlar kitabındaki güzel bayan karakteri olan Vittoria Vetra da film afişlerinden gördüğümüz kadarıyla, aynen uyarlanmış. Dan Brown'un bayan karakterleri yazarken ortaya çıkan dolgun dudak zaafı, filmin yönetmeni tarafından iyi süzülmüşe benziyor. Vittoria Vetra 'yı Anne Hathaway canlandırıyor. Da Vinci Şifresi'ndeki Sophie Neveu karakterini ise Audrey Tautou canlandırmıştı.



15 Mayıs 2009 tarihinde gösterime girmesi planlanan film, daha hareketli sahneleriyle Da Vinci Şifresi filminden daha fazla söz ettirecektir.

Yahşi Batı



AROG ve GORA'dan sonra Cem Yılmaz'ın 2009 yazında çekimlerine başlayacağı film. Cem Yılmaz bu film için diyor ki ;

"..Bir kovboy filmi olacak bu Yahşi Batı. Sene 1880. Amerikan başkanı’nın bir hediyesi var Abdülhamit’e gönderecek iki kişiyle, Lemi bey ve Aziz Efendi. Ama bir türlü getiremiyorlar. Bu biraz pahalı bir proje. 2010’a yetiştiririm. Bu yıl başka bir film yapacağım. Evlilikle ilgili bir senaryo yazıyorum. Evlenen arkadaşlarım var, çok fazla mutsuz evliliğe şahit olduğumu söyleyemem. Benim amacım rutin evliliği yazmak. Yerinde duramayan bir adamın hikayesini yazmak istiyorum. İsmi de “Comparsita”, evlilik müziği. Kavga çıkar salonda diye düşünüyorum. Böyle sertlikte bir film yapayım istiyorum. Romantiklikten hoşlanmıyorum."

Stephen Hawking



İngiliz astrofizikçi. 1942 doğumlu amyotrofik lateral skleroz hastası. Bu hastalığına rağmen görelelik kuramı ile kuantum mekaniğinden yararlanarak kara deliklerin özelliklerini kuramsal olarak ortaya koydu. 21 yaşındayken Charcot(ALS) hastalığı tanısı kondu.Motor nöroların zamanla yüzde seksenini öldürerek sinir sistemini felç eden;ancak beynin zihinsel faaliyetlerine dokunmayan bu hastalık, Hawking'i tekerlekli sandalyede yaşamaya mahkum etti. Hawking, son yıllarda sesini de kaybettiği için, koltuğuna yerleştirilen, yazıları sese dönüştürebilen elektronik bir alet sayesinde insanlarla iletişim kurabiliyor.

Birkaç haftadır göğüs enfeksiyonu geçiren bilim adamı, acilen Addenbrooke Hastanesi'ne kaldırıldı ve durumu ciddiyetini koruyor.

14 Nisan 2009 Salı

Derbin mi var Derdin var




Türkiye elindeki belki de nadir övünülecek şeylerinden birini kaybediyor. Dünyanın sayılı derbisi, bir zamanların en büyük derbisi. Galatasaray - Fenerbahçe. Şimdiki adıyla "Dünya'nın en rezil derbisi."

Kavganın fitilini ateşleyenler kadar, ayırmaya gidip de kavgayı büyütenler de suçludur. Üstelik bu futbolcular 1 hafta önce milli takım için aynı kaptan yemek yemiş, aynı odada kalmıştır.

3 gün önce centilmence bir müsabaka geçmesi için kameralara temennide bulunanlar, o gün orada yumruklarıyla konuşmuştur. Hiçbirinin sevimliliği kalmamıştır.

Maçın hakemi, Fırat Aydınus, olayların bu noktaya gelmesini sadece izlemiştir. Öyle ki, Aragones'in kırmızı kart tehlikesi nedeniyle oyundan aldığı Selçuk Şahin, eğer oyunda kalmış olsaydı, bu yönetimle oyundan atılmayacaktı belki de.

Bu iki takım şimdi Turkcell Süper Ligi'nde hakettikleri yerdedir. Sivasspor, Beşiktaş ve Trabzonspor'un başarılarına gölge düşürme çabaları ise sadece kendilerini küçük düşürmeye neden olmaktadır.

İşte olayları sadece izlemekle yetinen yöneticiler;



Yok yok, onlar büyük umutlarla transfer edilip, büyük hayal kırıklığı yaşatan Brezilyalı futbolcular Roberto Carlos ve Cassio Lincoln. Futbol oynamasalar da bu çirkinliklerin içinde değiller en azından.

Yöneticiler mi ? Onlar başlarını kuma gömmüşlerdir bile.

Tahminen Lugano 4, Arda ve Semih 3'er, Emre Aşık 2 maç ceza alacak. Sonrasında yine aynı şeyler olacak. Belki de daha kötüsü. Bu maçta çökmeyen o tribün, bir sonraki derbide çökebilir. Federasyon'un yaptırım uygulamak yerine rica etmesi durumunda.

5 Nisan 2009 Pazar

Sezen Aksu



Türkiye'nin "Minik Serçe"si. Henüz 18 yaşındadır. Önümüzdeki birkaç yıl da öyle kalacak gibi gözüküyor.

70'lerin ortasında Türkiye tanımaya başladı onu. 80'ler ve 90'lar onun şarkılarıyla büyüdü. "Sen ağlama" dedi, herkesi ağlattı. "Adı bende saklı" dedi, dile gelmeyen aşkların sesi oldu. "Tutuklu" dedi, tutkulu sevdalar bu şarkıda ezgi buldu. Daha nice şarkılarla tarifsiz duyguları anlattı.

Sezen Aksu'nun yaşadığı ülkede yaşamak, aynı dili konuşmak, bu ülkenin bulunmaz nimetlerindendir.



« Yıllar yılı seviştik de neden mutlu olmadık. Aşkımıza aşk değil yıllarca yalan kattık. Sana son bir sözüm var, O da 'Allahaısmarladık' »

"Eller günahkar, diller günahkar, bir çağ yangını bu bütün, dünya günahkar, masum değiliz hiç birimiz..."

"İkinci bahar yaşıyor ömrüm, gel benim yarim oluver şimdi, seni gül gibi öpe koklaya. Gözümden, dilimden, sakınır saklar. Bugünki aklımla severim şimdi..."

Edgar Mueller

Edgar Mueller. Bu sokakların yaratıcısı. Bomba mı patlatmış ? Dinamit mi koymuş ?



Mükemmel gerçekçilikle bu sokak bir buz devrini andırıyor. Mueller, bunları tebeşirle ve boyalarla yapıyor.



İşte savaştan çıkmış gibi bir şehir. Ortaya düştüğünüzde ya boğularak ya yanarak can vermemek mümkün değil. Tabiki bunlar çizim olmasaydı.



İnsanlar birbirleriyle iletişim kurmakta güçlük çekiyorlar. Caddenin iki yanında, ikiye bölünmüş gibi bir hayat. Komşu ziyaretine gitmek, hayati risk taşıyor. O zamanlar köprü falan yok tabi. Hep atlama-zıplama.




Sokakta derinlikleri gösteren bir akvaryum. Vahşi balıklar, insan hayatına müdahele eder mi ? Çizim olmasaydı belki.

Bu 3 boyutlu resimlerin yaratıcısı Edgar Mueller'e, "Nefer Tası" ile yaptığı paylaşımdan dolayı teşekkürler... Yok lan şaka şaka. Yüzünü bile görmedim adamın. Ama sanatını takdir ettim. Bizim sokaklara da lazım böyle resimler. Güzel şakalaşmalar görürüz yolda. "tutt..masaydım düşüyodun lan." gibisinden.

2 Nisan 2009 Perşembe

Seçmenin Partilere Verdiği Mesajlar



29 Mart 2009 Yerel Seçimleri partiler için mesaj niteliğindeydi. Halkı koyun yerine koyanlar tokat gibi cevaplar aldı. Bakalım neymiş o cevaplar. İşte bazıları;

Adalet ve Kalkınma Partisi



Adana : Aytaç son Durak,siz yola devam edin.

Antalya : "Bizim olmayan belediyeler hizmet alamaz" dersen o belediye senin olmaz. 28 defa da gelsen 58 defa da gelsen, Antalya benimdir. Ben hergün burdayım. Çay içmeye de beklerim.

İzmir : Sevgilimle elele de dolaşırım, kedi-köpek de beslerim, hayatıma müdahele istemem, İzmir gavurdur gavur kalacak.

Şanlıurfa : Senin ceketin burada geçmez. Fakı fakı babaa, hayli hayli yallaa.

Tunceli : Başbakanım, çamaşır makinesi, buzdolabı verdin de bunun fişini neremize sokacaz ?



Diyarbakır : TRT Şeş güzel ama DTP de güzel.

Sivas : Durmak yok, aramaya devam. Helikopteri bulunca çağrı at, öptüm kib bye.

Manisa : Meydanda fotoşop var da sandıkta olmuyor mu ?

Aydın : Vali'yi de al git burdan!

Iğdır : Ya sev ya terket!

Cumhuriyet Halk Partisi

İstanbul : Kılıçdaroğlu çok temiz. Gücümüz bu kadarına yetti. Sen Baykal'ı gönder başbakan ol.

Ankara : Yiyor ama çalışıyor. Oyum Melih'e.

Diyarbakır : Ya evde yoksan ?!

Trabzon : Bizim oksijende sorun var.

Milliyetçi Hareket Partisi

Osmaniye : Bir başkadır benim memleketim.

Karabük, Kastamonu, Bartın : Ampulü patlattık, bekliyoruz.

Demokratik Toplum Partisi

Diyarbakır : Hadi yine iyisin.

Tunceli : Dua et çamaşır makinesi çalışmadı.

karikatürler : Leman, Penguen

Luca Toni




Eğer takımı Bayern Münih Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olursa, Almanya sokaklarında çırılçıplak koşacağını iddia ediyor. Ya o derece imkansız görüyor ya da şampiyon olmamaları için takım arkadaşlarını bu yolla tehdit ediyor, bir ajan misali. Şampiyonlar Ligi'nde kalan tüm takımlar birlik olup, Bayern Münih'i şampiyon yapmalı. sırf rezil olsun diye. Bu görüntüye dayanabilirmisiniz sevgili seyirciler ? Bayanlar ?

Jokey Pozisyonu



Bu fotoğrafı gördükten sonra evde denemeyeceğinizi söyleyebiliriz. En azından iki kere düşüneceğinizi. Ya da böyle bir sevgiliniz varsa, kendinize daha uygun ebatlarda bir sevgili bulmak için arayışlara başlayabilirsiniz. Bu tür durumlar için Okey "sıcak temas"tan ziyade "derin nefes" ürününü çıkarmalıdır.


Free Blogger Templates by Isnaini Dot Com and Bridal Gowns. Powered by Blogger